Ressam Gürcan Akten ile kısa bir söyleşi

SONY DSC

Geçtiğimiz hafta Ege’nin bahar kokuları sarmış sokaklarından birinde çok sevdiğim birinin, Gürcan Akten’in kişisel resim sergisi vardı. Uzun yıllardır ömrünün ışıklarını resimleri aracılığıyla yayıyor dünyaya. Kuşadalı Gürcan Akten, lise yıllarımdan beri dostluğunu esirgemeyen canım arkadaşım İrem Yaman’ın annesi, benim de nam-ı değer Gürcan Teyzem. Okul yıllarımızda öğle tatillerinde beni evlerinde konuk eden Gürcan Teyze, şahsıma brüksel lahanasını ilk kez yedirten insandır. Ege’nin mis gibi otlarıyla yaptığı leziz yemekleri öğrencilik yıllarımda tattığım için şanslıyım.

Kuşadası Belediyesi İbramaki Sergi salonunda yer alan resim sergisini gezerken kısa bir röportaj yapma imkanımız oldu. 8 senedir karma sergilere katılıyor. Dördüncü kişisel sergisinde Gürcan Akten, kendisine yönelttiğim sorularla sanatı hakkında güzel bilgiler verdi:

Resim yapmaya ne zaman başladınız, çocukluğunuzda ressam olacağınıza dair işaretler var mıydı?

Resim yapmaya 2004 yılında Kuşadası Kız Teknik ve Meslek Lisesi’ndeki kursla başladım. Gençliğimde idealim stilist ya da ressam olmaktı. Ancak hayat şartları beni hemşire olmaya yöneltti. Çocukluğumda da resim yapmayı çok severdim. Resim dersinde arkadaşlarımın resimlerini de ben çizerdim. Hemşirelik okudum. Uzun yıllar bu meslekte çalıştım. Görevim süresince rehabilitasyon etkinliklerinde de yer aldım. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde rehabilitasyon hemşiresi olarak çalıştım. 1993 yılında emekli olarak, doğduğum yere, Kuşadası’na yerleştim. 10 yıl sonra tesadüfen resim kursu ilanını görünce katılmaya karar verdim. O günden beri resim sanatı ile iç içeyim.

SONY DSC

Hangi temalar üzerinde  çalışmaktan hoşlanıyorsunuz? Ağırlıklı olarak çalıştığınız konular neler?

Klasik çalışmaları seviyorum. Gerçek yaşamı yansıtan, Anadolu’nun emekçilerini, beden gücüyle çalışan insanlarını, eski evleri, sokakları resmetmeyi seviyorum. Natürmort çalışmalarım da var. Kendi çektiğim fotoğrafları da resim çalışmalarımda kullanıyorum.

yuyu

ghgj

Tercih ettiğiniz bir renk tonu var mı? Daha çok hangi rengi kullanmayı seviyorsunuz?

Çalışmalarımda pastel renkleri kullanırım. Renklerin karışımından elde ettiğim farklı tonlar kullanmayı severim.

pip

mim          gu

İlham aldığınız ve hayranlık duyduğunuz ressamlar var mı? Resim yapma sürecinde sizi destekleyen ve teşvik eden bir çevrenin içinde miydiniz?

Hocam Hidayet Çakar’ın teşviği ile bugünlere geldim. Kardeşim Ümran Ayhan beni çok destekledi. Her zaman yapıcı eleştirileriyle yanımda oldu. Onun yorumlarını beğenirim, beni güçlendirir. Her ikisini de teşekkürlerimi sunarım.

Klasik çalışan ressamlar ilgi alanımda. Hayranlık duyduğum ressamlar; Hoca Ali Rıza, Osmanlı dönemi ressamlarından Zekai Paşa, Türk resminin büyük klasiklerinden Neşet Günal, İzmirli ressam Nedim Günsur, Anadolu kadını portreleriyle tanınan Nuri İyem ve İstanbul peyzajları ile tanınan Hasan Vecih Bereketoğlu’dur.

Gürcan Akten’in her resminde güçlü duygular var. Testilerin yanında oturmuş teyzenin yüzünden akan hüznü ellerimle silebileceğimi düşünüyorum. Beyaz badanalı duvarın önünde keyif yapan teyze her an benimle sohbete hazır gibi. Resimlere bakarken çocukluğumun kokuları geliyor burnuma. Ege sokaklarının kapıları açılıyor önümde.

(Diğer resimlerini bu linki tıklayarak görmeniz mümkün.)

nini

SONY DSC

‘’Bir insanın ruhsal sıkıntısını gidermek için en güzel yollardan biridir resim. Ömrümün yettiği, elimin tuttuğu sürece devam edeceğim tutkuyla. ‘’ diyor Gürcan Akten. Nice güzel resimlerini çeşitli sergilerde tekrar görmek dileğiyle veda ediyorum Gürcan teyzeme. Aklımda bir avuç zeytin, bereket meyvesi olmuş kocamış ellerde…

zeytin

Yorum bırakın