Tarhana Çorbası

Aralık ayında İzmir’e yaptığım seyahatte annemden tarhana çorbasının ve aşure’nın annemce tarifini aldım.Bilgiye ulaşmanın artık çok kolay ve hızlı olduğu bugünlerde geleneksel bir yönteme başvurdum.Şüphesiz google’a  ‘tarhana çorbası’ yazıp bir sürü sayfada ve blogda birçok tarife erişmem mümkündü..Ama hiç birinin yıllardır annemin elinden yediğim o lezzete ulaşabileceğini sanmıyorum.Annemim her yıl yaptığı tarhana çorbası ritueli o kadar da basit değil.Yaklaşık bir hafta ilgiyle ve sevgiyle yoğrulup istenilen kıvama getiriliyor..Öncesinde tarhanalık alşıveriş yapılıyor..Komşularla tarhana sohbeti eşliğinde çaylar içiliyor.Bilgi paylaşımı yapılıyor.Mucizevi tarhana otu aranıp bulunuyor..Daha sonra tarifiyle birlikte anlatacağım işlemlerden sonra kurutulması için balkona,çatıya,güneş görecek bir yere seriliyor..Ve en zahmetli görev  evin en küçük çocuğuna veriliyor;hergün tarhananın başında bekleme görevi.Görevli çocuk kardeşimiz tarhanayı kuşlardan,börtü böcekten korumak gibi ulvi bir görevi gerçekleştiriyor.Tarhana yapımında ailedeki herkesin bir görevi oluyor.Yeri geliyor malzeme doğruyorsun,alışveriş yapıyorsun,kollları sıvayıp yoğuruyorsun,küçük parçalara ayırma,ya da ovalama kısmında yer alıyorsun..Ya da evin küçük bireylerinden biriysen koruma görevlisi sen olursun..Böylece tarhanın lezzetine ailedeki herkesin katkısı oluyor..

Marketteki raftan paket çorba alıp içen bir çok insanın aslında tarhananın nasıl yapıldığını bilmediğinden eminim..Bir keresinde bir arkadaşım zeytinin dalından koparılıp hemen yendiğini sanıyordu…Düşünün artık..Ah şehirli çocuklar ah..Birkaç yıl sonra geleneksel olan birçok şeyi unutup gideceğiz..Buna çok üzülüyorum.Amerika’da yapılan bir araştırmada çocuklara domatesi ve ketçabı göstermişler.Azımsanamayacak kadar büyük çoğunluğu domatesi tanımıyormuş .Ve ketçabın domatesten yapıldığını bile bilmiyormuş..Ne acı bir durum..ben çocuklarımın bu şekilde yetişmesine asla izin vermeyeceğim..

Şimdi sırada o eşşiz lezzetin tarifine geldi..

malzemeler

*2kg soğan

*yarım kg haşlanmış nohut

*2 kg kırmızı biber

*1 kg domates

*5 kafa sarımsak

*1 kg kese yoğurdu

*1 bağ tarhana otu

*karışımın durumuna göre bir miktar  un

Yapılışı;soğan,nohut,biber,domates,sarımsak ve tarhana otunu  büyük bir tencereye koyup kaynatın.Çok suluysa suyunu süzüp soğumaya bırakın.

Karşım soğuyunca geniş bir tepsiye unu koyup ortasını açıp kese yoğurdunu koyun.Daha önceden haşladığınız karışımı ekleyerek yoğurmaya başlayın.Kulak memesi kıvamına gelene kadar yoğurun.(bu oldukça çaba gerektiren bir durumdur baştan uyarıyorum.Yoğurma esnasında kas yapmanız muhtemel:)Yoğurulan hamuru dinlenmesi için bırakın.Üzerine toz gelmemesi için örtün.Bir hafta boyunca her gün arada yoğurun..Mümkünse aile bireyleri de katkıda bulunsun ki lezzeti artsın :)) Tabii hijyen kurallarına dikkat etmek koşuluyla..Bu arada erkek aile bireylerinden elleri kolları fazlaca tüylü olanlara başka görev verelim, yoğurma kısmına bulaştırmayalım isterseniz.. 🙂

Yoğurma seramonisi bittikten sonra artık ikinci aşamaya hazırsınız..temiz bir çarşafın (beyaz olsun,geleneksel..) üzerinde ,cıvıksa un takviye ederekten küçük parçalara ayırıp yayalım.Daha sonra muthemelen ertesi gün üstleri kuruyunca tek tek ters yönlerini çevirelim..Her yönünün güneş görmesini sağlayalım.Arada kontrol edelim,daha küçük parçalara ayıralım ki içleri de kurusun.Bütün tarhanalar kuruyunca artık mutfak robotundan geçirmek suretiye toz haline getirebiliriz..eskiden robot falan yoktu annelerimiz elleriyle ovalayarak yaparlardı bu işlemi..oluşan tozu elekten geçirip iri kalan taneleri tekrar robottan geçirmeniz gerekiyor..Son olarak toz haline getirdiğiniz bu harika kokulu karışımı evin içinde ya da mümkünse güneşte birkaç gün daha havalandırın ki iyice kurusun.Daha sonra beyaz bez cuvallar var bakliyat koymak için.Onların içine koyup kış için saklayabilirsiniz..Anneciğim bana kargoyla gönderir. Ben de onu cam kavanoza koyup buzdolabında saklıyorum..

Çocukluğumda tarhana haftalarında sabahları bu kokuyla uyanır gün boyu bu kokuyla yaşardık.Koca tencerinin yanına gider bu devasa turuncu hamura bakıp garip şekline hayret ederdim.Her gün bir başka görünürdü karışım.Kabarık köpüklü turuncu bu nesne bir hafta boyunca mutfağın misafiri olurdu..Sonra da kış boyu soframızın baş tacı…

Yıllardır tarhana çorbasının isminin tarhana otundan geldiğini düşünmüstüm.Ama biraz araştırınca bir rivayete ulaştım:
Vaktiyle bir hükümdar seferlerinden birini yaparken, bir fakirin evine misafir olmuş.
Sıkıntı içinde ne ikram edeceğini şaşıran köylü kadın çabucak bir çorba kaynatıvermiş.
Hükümdar kendisine ikram edilen çorbayı çok sevip, ev sahiplerine övgüde bulunarak “Bu ne çorbası?” diye sorunca, çorbayı hazırlayan kadın “Dar Hane çorbasıdır, kusura bakmayın.  Afiyetle yiyin!” şeklinde yanıt vermiş.
(Dar Ev, Darda olan Ev, Yoksul Ev manasında…)

Ben sadece tarhananın nasıl yapıldığını anlatmak istedim.Pişirme hakkında da bilgi isterseniz seve seve paylaşırım.Her yörede tarhana farkılı yapılır farklı pişirilir.Ege’de bizim yörede bu şekilde yapılıyor.Umarım siz de bir gün ailecek işbirliğiyle yaparsınız bu nefis çorbayı..Hepinize şimdiden afiyet olsun!!!

Tarhana Çorbası” için bir yanıt

özgür için bir cevap yazın Cevabı iptal et